HERŞEY TÜRKİYE İÇİN (4)
Türkiye, temel sorunlara yaklaşım açısından gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunan bazı politikacı, bürokrat, sermayedar ve medya ile karşı karşıyadır. Parlemento saygınlığını ve işlevini yitirmiş, Türk Milletinin meclise olan güveni sarsılmıştır. Bugünkü siyasi ortamda toplumun beklentilerine cevap veremediklerinden partilerdeki bölünme ve yeni siyasi arayışlar hızlanmıştır. Devlette bürokrasi ciddiyeti kalmamış, otorite zaafa düşürülmüş saygınlığı tartışılır duruma gelmiştir.
Demokrasi bazı kesimlerce toplumu etnik, mezhep ve sınıf açısından bölme aracı olarak kullanılmaktadır. Türkiye, ülke bütünlüğünün, birlik ve beraberliğinin parçalanmasına göz yumulan ülke konumuna getirilmiştir.Ülkemizin üniter yapısına saldırılar artmış, bütünlüğü tartışılır hale getirilmek istenmektedir. Devlet otoritesine saldırı ve başkaldırı meşrulaştırılmak istenmektedir.
Türkiye yeni iş sahaları yaratamadığından, olanları da özelleştirme adı altında kaybettiğinden, artan iş gücünü üretime yönlendirememiş, dolayısıyla gizli ve açık işsizlik çoğalmıştır.Ülkemiz, tarım ve hayvancılık potansiyeli bakımından kendi kendine yeterli bir ülke konumunda iken, AB’ye girme bahanesi ile hatalı politikalar sonucu, tarım ve hayvan ürünlerini ithal eden ülke konumuna düşürülmüştür.
***Her memleketin hak ettiği bir hükümet vardır.***